Terk etmek istediği Adelaide’deki beyaz merkezli yaşamından uzaklaşmak isteyen Derik, Avustralya’nın çorak ama ruhani açıdan zengin iç bölgelerinde yer alan yerli topraklarına, Aputula’ya geri döner. Kimliğin Göçü, bu dönüş yolculuğunu sadece fiziksel bir hareket değil, aynı zamanda kültürel bir yeniden doğuş ve kişisel bir iyileşme süreci olarak işler. Lynch, çocukluğunun izlerini takip ederken, atalarının bilgeliğini taşıyan kutsal Inma törenine katılır ve geçmiş travmalarıyla yüzleşerek kendi kimliğini onurlandırır. Görsel anlatım, beden hareketi ve şifa ritüelleri aracılığıyla film, bir queerin aidiyet, dayanıklılık ve kültürel mirasla kurduğu güçlü bağı dokunaklı bir dille ortaya koyar.