Cheang, kamerasını sokaklara götürerek lezbiyenlerin kamusal cinselliğine dair samimi bir bakış sunuyor. Eğer Asyalı kadınlar ve lezbiyenler kültürde bir miktar görünmezlik paylaşıyorsa, Fingers and Kisses sadece her ikisinin cesur bir temsilini sunmakla kalmaz, aynı zamanda “Lezbiyenler ne yapar?” sorusuna bir meydan okuma getirir. Tokyo’nun kendi yüksek sesle duyurulan müziği Chu’nun melodileri, hikayeyi tamamlar; sokaklarda başlayan şeyler, çarşafların altında devam eder.